- laf kalabalığı
- verbiage
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
laf kalabalığı — is. Üzerinde konuşulan konuyla, esasla veya sorunla ilgisi olmayan boş söz yığını Daha da beteri, politikacıların laf kalabalığını dinlemek zorunda bırakılıyoruz. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
laf — is., Far. lāf 1) Söz, lakırtı Ben lafımı bitirmeden o atıldı. 2) Sonuçsuz, yararı olmayan söz Onun söyledikleri laftan ibaret. 3) Konuşma 4) Konu, mevzu, bahis Lafı değiştirdi. 5) ünl. Öyle şey olamaz, bu sözün hiçbir değeri yok anlamlarında… … Çağatay Osmanlı Sözlük
cengirdemek — laf kalabalığı ederek, üste çıkmak … Beypazari ağzindan sözcükler
kalabalık — is., ğı 1) Çok sayıda insanın bir araya gelmesiyle oluşan insan topluluğu Kalabalık içinde zorlukla boş bir masa bularak oturdum. A. Haşim 2) Gereksiz, karışık şeyler topluluğu 3) sf. Sayıca çok Köy kahvesinin içi bu akşam her zamankinden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağız — 1. is. Yeni doğurmuş memelilerin ilk sütü 2. is., ğzı, anat. 1) Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk 2) Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü Küçük bir ağız. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük